27 Temmuz 2009 Pazartesi
Yürüyordu sadece.Boş bir sokakta,topuk sesi çıkarmaktı aslında yaptığı.Hayat üzerine düşünüyordu.Üzülmüştü.Hep üzmüşlerdi.Üzmelerine izin vermişti belkide ?
En salaş haliyle dolaşıyordu sokaklarda.Saçları yüzünü örtüyordu.Taramış mıydı ? Neden tarasın ki.Birisini istiyordu.Her haliyle sevilmeyi.Ömrü boyunca,hep kendisine bakan,süslü diye tabir edebilceğimiz bir kadın olmuştu.Şimdi,uykusuzluktan göz altı torbaları çıkmıştı.Siyah noktaları azmıştı.Dün yediği cips yaramıştı bedenine.Aynada bakıp gülümserdi her sabah kendisine.Bugünse aynanın üstüne bir örtü attı.Her zaman kendisi için giyinip kuşanmıştı.Beğendirme gibi bir derdi hiç olmadı.Bir kadın olarak,fikirleriyle,mantığıyla beğenilmek istemişti o.
Etrafında bir sürü insan vardı.Hayat devam ediyor ve her zaman olduğu gibi zaman akıyordu.Karnı acıkmıştı.Bir yerlerde bişeyler yemek istedi.Televizyonun karşısındaki masaya oturdu.Fikir paylaşımları yapılan programlardandı.Çok severdi.Konuştukları konuları kendi içinde irdelemeye başladı.Kimileri sesli düşünüyorlardı.Doğru olmayan şeylerdi bunlar.Hemen lafa karışıp mantığını anlatmaya başladı.Düşünceleri insanları çok etkiledi.Kahvesini bitirip kalkmaya karar verdi.Hesabı ödedi ve dışarıdaki soğuğa karşı gelmek ister gibi açtı önünü.Titriyordu.Karşı geldiğini ifade etmeye çalışıyordu.Çok mu çocukçaydı ? Neden isyan ediyordu böyle.
Bir ses duydu.Hıçkırık sesiydi bu.Kendisi ağlamıyordu.O zaman ondan önce davranan biri olmalıydı.Sese doğru gitti.Küçük bir kız.İki kulak yapılıp kurdeleyle bağlanmış sarı saçları vardı.
Kaybolmuştu.Karakola götürmeye karar verdi.Saatlerce beklediler orda.Hiç sıkılmamıştı.
Çocuğun anlatıcak çok şeyi vardı belli ki.Polisler,ailesinden birisinin geldiğini haber verdi."Sen git" dedi çocuğa.Koşarak içeri girdi küçük kız.Hıçkıra hıçkıra ağlıyordu yine."Yapmayacağım,küsmeyeceğim,kaçmayacağım bir daha yanından" diyordu kız.Derken polis yanına geldi."Sizin de gelmeniz gerekiyor" dedi.Kızın söylediklerinin devamını duyamamıştı.Polisin konuşmaları bastırıyordu."Hanımefendi" diyordu."İyi misiniz?" Ona cevap vermeden girdi içeri."Beni o buldu" diye şirin bir ses duydu.Yere bakıyordu.Kafasını kaldırmadı.
"Çok teşekkür ederim" dedi adam.Sadece kafasını kaldırıp gülümseyecekti.Sonra filmlerdeki gibi,seni çok özleyeceğim diyecekti çocuğa.Kaçıp gidecekti.Ama o masum suratı bırakamıyordu.Kafasını kaldırıp,"teşekkür etmenize gerek yok,yapıcak başka işim yoktu" dedi.Kendisini zavallı gibi göstermekten korkmuştu.Onun durumuna üzüldüğünü düşünmelerini istememişti.Ama öyleydi.
Adamın yüzü tanıdıktı.Ama nerden tanıdığını hatırlayamadı.Cafede sohbet ettiği insanlardan olabilirdi.
Ama belli ki o hemen tanımıştı."Siz o'sunuz.Hem mantıklı hem iyi niyetli.Evet sizsiniz.Çok etkileyici"
Evet o'ydu.Ama farklı bir şey vardı.
Adamın aradığı da o'ydu.
10 Temmuz 2009 Cuma
Herzamankinden daha fazla çalışmıştı bugün.Gözlüğünü çıkardı önce.Gözü ağrımış olucak ki ovuşturdu.Ayağa kalktı.Yarım saat önce kendisi için yaptığı kahveyi hatırladı.Yazılara dalmıştı.Kahvesini eline aldı.Pencerenin kenarına gitti.Kahvesini yudumladı ve iç geçirdi.Bir eksiklik vardı.Yalnızlığının sebebini farkedebildiğinde kahvesini yarılamıştı.Ağır adımlarla dolaba yaklaştı.Dolabın yanında duran resme uzun uzun baktı.Eşi,çocukları.Onun yanındaki resimde de arkadaşları.Siyah-beyazdı ikiside.Özlemişti.Ama alışmıştı bu duruma.O trafik kazasından tek kurtulanın o olmasına şaşırıyordu hala.Kendisini suçlu hissetti yinede.Hep yanlarında olmak için söz vermişti.Ama değildi.Hemde nasıl alışabilirdi ki ? Diğer insanlar,onlar da alışır mıydı böyle?
Yüzünü dolaba döndü.Eksikliğini hissettiği şeye dokundu.Eskimişti.Çok büyük mutluluklara sahne olmuştu bu plak.Eskileri hatırladı.Arkasını döndü.Pencereye gitmek istedi.Gözü dolmuştu,herhangi bir ses duysa ağlayabilirdi.
Ağlasaydı,kimse yoktu ki.Yalnızdı.Kime güçlü görünücekti ki ?
Ya ailesi ? Ya filmlerde anlatıldığı gibi gökyüzünden izliyorlarsa onu ?
Ya onlara güçlü görünmeliyse ?
Yoo,yoo.O zaten güçlüydü.O zaten mutluydu.O zaten..
Şey,o yalnızlığında kaybolmuştu aslında.
Geri dönüp,dolabın kapağını kapattı.
Resimleri yere indirdi.
Artık anılar da yoktu etrafta.
İşte şimdi,çok daha yalnızdı.
Son bir ses duyuldu sessiz evden.
Son bir silah sesi.
Ve artık gidebilirdi.Onlara söz vermişti.
9 Temmuz 2009 Perşembe
O bir kadındı.Korkularından kaçmıştı aslında..Zeki ve güzeldi.Onlarla savaşmayı hiç istemedi.Çalışmazdı da.Oturduğu sokakta hakkındaki dedikodular hiç bitmezdi.Belki kıskançlıktan belki de başka bir nedende.Kimi kocası tarafından aldatıldığını söylerdi.Kimi evine giren çıkanın belli olmadığını, tam bir sürtük olduğunu. Hiçbirini umursamadı.Tek yaptığı şey sigara paketini -yolda gerekebilirdi- ve bir pantolon iki gömlek almak oldu.Erkek gibi yaşamak istemişti.Kadınlığından utanmıştı belkide.Kim bilir...
İşe buklelerini parmağına dolayarak, saçını şapkasının altına saklamakla başladı.Hızla çıktı evinden.Kimse görmemeliydi onu.Bunları yaparken kafasından binbir düşünce geçiyordu.Ölmek isterdi aslında.Ölüm nasıl bir şeydi ki ? Öyle bir tutkuyla istiyordu ki bunu.
Karşısına çıkan insanları izledi bir bir.Kafesinden kaçmayı başarmış bir güvercin gibiydi.Kafestemiydi ki ? Aslında bu dünyada yaşamak zorunda olmaktı onun özgürlüğünü kısıtlayan.Duyduğu her gürültüde irkiliyordu.İnsanlar ona garipseyerek bakıyordu..Her zaman yaptıkları gibi.Hiç alınmadı.
Sokağını terketmek isterken arkasında bir sürü ses vardı.Derken,bu seslerin hepsini ezip geçen bir ses duyuldu.Herkes biribirine bakıyordu korkuyla.Durdu.Bu düşen,kimin maskesiydi ?...